EZAN OKURKEN KIBLEYE
DÖNMENİN HÜKMÜ
İmam Şafii (Allah rahmet
etsin) şöyle dedi: Müezzin ezan okurken ezanın tamamında -gerek ayakları olsun
gerek yüzü olsun- yönünü kıbleden çevirmesini hoş karşılamam. çünkü namaz için
ezan okurken insanların namazda kıbleye yönelmeleri için çağrı yapmaktadır.
Eğer ezan okurken kıble cihetinden bedeninin tamamı ayrılır yahut yüzünün
tamamını yahut bir kısmını çevirirse, ezanı iade etmesini istememekle beraber
bu durumu kendisine mekruh görürüm.
Müezzinin, ezan
okuyacağı zaman namaz kılabileceği taharet üzere olmasını müstehab görÜrüm.
Ezanı cünüp yahut abdestsiz okursa, iade gerekmemekle beraber mekruh görürüm.
Bu durum aynı zamanda kamette kıbleye yönelme ve taharet üzere olması hususunda
da aynen geçerlidir. Eğer her iki durumda taharet üzere olmazsa, kendisine bu
durumu kerih görmemle beraber kamette söz konusu kerahet daha fazladır. ÇÜnkü
kendisi kamet yapıp insanlar namaza durduktan sonra kendisinin ayrılmasıyla
beraber meydana gelecek en az tehlike, kendini, hafife alma tehlikesiyle karşı
karşıya bırakmış olacaktır.
Cünüp kişinin ezan
okumasını mekruh sayarım. ÇÜnkü mescide gelip gitme dışında kendisine mescide
girme izni verilmemiştir. Müezzin, mescide gelip giden bir kişi değildir.
Müezzin taharet üzere
başladığı ezanda, ezan bitmeden önce tahareti bozulsa, ezanı kesip
taharetlenmesi (abdest alması) gerekmez. Ezanı bitirdikten sonra taharet alır.
Ezana başlayan müezzinin ezana devam etmesi açısından taharetinin bozulmasının
cenabet yahut başka bir şeyden dolayı olması arasında fark yoktur. Söz konusu
kişi ezanı kesip taharet aldıktan sonra ezana devam edebilir. Ama kestiği
ezanın yerine yeni bir ezan okumasını daha uygun görürüm.
Sonraki için tıkla: